20 Temmuz 2010 Salı

Alt sınıfın bıçkın delikanlısı : "Dikmen"


Dana pirzola postunda bahsettiğim üzere, -ayıptır söylemesi- ete biraz fazla masraf yapınca dedim ki inceldiği yerden kopsun, şarabı da güzelinden içelim. Şimdi güzelinden deyince kastım şu oluyor, son zamanlarda önce maddi durumdan ama sonra tadını çok sevdiğimizden ötürü Kavaklıdere Dikmen'e geçmiştik. Dana pirzola'ya daha iyisi yakışır diyerekten Sarafin Merlot aldım.

Şimdi ukala şarapçıların itirazlarını duyar gibiyim. O ete en azından bir cabernet-merlot kupajı almalıydın diyeceksiniz. Olsun kardeşim benim canım merlot çekti yani hayret bir şey!

Sadede geleyim. Etimiz pişerken sevgilime ve bana birer kadeh Dikmen doldurdum. Maksadım açılışı Dikmen ile yapıp sonra Sarafin Merlot'ya geçip ortamı coşturmak. Fakat ilginç olan şu ki, 1 litresini 11 liraya aldığımız Kalecikkarası bazlı Kavaklıdere Dikmen, 0i75 litresi 43 lira olan Sarafin Merlot'ya kesinlikle ezilmedi. Hatta bence Sarafin'in tek artısı damakta Dikmen'den biraz daha uzun, biraz daha kalıcı bir lezzet bırakmış olmasıydı. Daha önce aynı testi DLC öküzgözü ile de yapmıştık ve Dikmen bu kıyaslamadan yine kafası dik, göğsü dışarıda ayrılmıştı.

Özet olarak Dikmen Sarafin'den iyidir diyemeyeceğim tabii ama ortada caaanım Dikmen varken Sarafin'e 43 lira vermek için biraz saf olmak lazım. Budur.

not: resimdeki nostaljik şişe çok hoşuma gitti. keşke elimde bir tane olsaydı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder